Twilight’ta bir vampiri sevdim

Bugün vizyona giren Alacakaranlık, Amerikalı yazar Stephenie Meyer’in çok satanlar listesine giren aynı adlı kitabından uyarlanan bir vampir öyküsü

twilight

Vampirlerin dünyası birçok insan için çekicidir. Yüzyıllarca hatta bin yıllarca yaşayan, insanlarla kıyaslanamayacak güç ve yeteneğe sahip olan, açlıklarını sadece kan içerek giderebilen yaratıklar…
Anne Rice Vampirle Görüşme/Interview with the Vampire romanında onları Şeytan’ın yaratmış olabileceğini, ama Şeytan’ı yaratanın da Tanrı olduğuna göre onların bir nevi Tanrı’nın torunu sayılabileceğini söyler. Bram Stoker’ın Dracula romanıyla geniş çevreler tarafından bilinen vampir olgusunun temelleri ise çok daha eskilere dayanır. Zaten Stoker da bu hikâyeyi uzun yollar aşmış denizci dostlarından duyduklarından derlediğini saklamaz.
Sinema ve edebiyat dünyasında konu oldukları eserlerde zaman içinde farklı özellikler sergileyen vampirler tabir-i caizse geliştiler. Gündüz gezemeyen, her gün kan içmeleri gereken, sarımsağa, haça dayanamayan, gerektiğinde yarasaya dönüşen vampirler giderek daha “insanî” oldu.
Stephenie Meyer’in çok satan kitaplar listesine giren Alacakaranlık/Twilight dörtlemesi de bir vampir hikâyesini, bir vampire âşık olan genç bir kızın yaşadıklarını anlatıyor.
Annesi yeni kocasının işi gereği şehir değiştirmek zorunda kalınca babasının yaşadığı, ABD’nin en nemli şehri olarak bilinen Forks’a dönen Bella Swan (Kristen Steward) burada yeni hayatına başlarken kendisini zorlukların beklediğinin farkındadır. Bölgenin şerifi olan babası Charlie (Billy Burke) uzun süredir hasret olduğu kızının yeni evine alışması, yaşadığı yeri daha çabuk benimsemesi için ona hoş geldin hediyesi olarak arkadaşı Billy Black’in (Gil Birmingham) kamyonunu satın almış, Billy’nin oğlu Jacob’a (Taylor Lautner) ise tamir etmesi ricasında bulunmuştur.
Yeni okulundaki ilk gününde hemen arkadaş edinen Bella, kimseyle konuşmayan, şehrin doktoru Carlisle Cullen (Peter Facinelli) ve eşi Esme (Elizabeth Reaser) tarafından yetiştirilen çocuklardan Edward’dan (Robert Pattinson) çok etkilenir. Delikanlı da Bella’yı fark etmiş, onda da genç kıza karşı bazı hisler oluşmuştur, ama bunlar ilk başta pek “insanî” değildir.
Ardından küçük bir kovalamaca başlar, ama delikanlı genç kızdan ne kadar uzak durmaya çalışırsa çalışsın başarılı olamaz ve bir gün Bella’nın yara almadan çıkamayacağı bir kazayı önleyip hayatını kurtararak kızın ilgisini büsbütün üzerine çeker. Bu tuhaf kazanın ardından Edward’ın bir sırrı olduğundan şüphelenen Bella ona sırrını açıklaması için baskı yapar.
Kazadan birkaç gün sonra arkadaşlarıyla plaja giden genç kız burada Jacob ile karşılaşır ve ondan yörenin geçmişiyle ilgili bir efsane duyar. Anlatılanlara göre bölgenin kabile şefi olan Jacob’un büyükbabası bir grup kan emiciyi kendi bölgesinde avlanırken yakalamıştır. Aralarında bir anlaşmaya varırlar; kan emiciler o bölgede avlanmayacak, kabile de onlara dokunmayacaktır.
Bu hikâyeden sonra araştırma yapan Bella’nın başına ilginç bir olay daha gelir. Mitler üzerine bir kitap almak için şehir merkezine gittiği akşam bir grup genç tarafından takip edilerek korkutulan Bella onlardan Edward sayesinde kurtulur. Olaydan sonra genç kızı yemeğe götüren genç adam onu korumak için takip ettiğini, onun tehlikede olduğunu bildiğini çünkü Bella hariç herkesin düşüncelerini okuyabildiğini itiraf eder. Hem bu itiraf hem de incelediği kitap Edward’ın bir vampir olduğunu daha doğrusu tüm Cullenlerin vampir olduğu inancını kuvvetlendirir. Ardından Edward büyük sırrını açıklar: Evet ailesi vampirdir. Bu itirafı, Bella ile tekrar yaşadığını hissedip tüm kuralları hiçe sayması ise ailesindeki herkes tarafından pek olumlu karşılanmaz.
Meyer’in alışılagelmiş vampir hikâyelerini biraz değiştirerek romantizme ağırlıklı verdiği Alacakaranlık serisi genç bir kızın, âşık olduğu gencin aslında 100 yaşını aşmış bir vampir olduğunu öğrenmesi ve bunu kabullenerek hayata devam etmesini konu ediniyor.
Genç isimlerin yer aldığı bir kadroya sahip olan filmde Harry Potter serisinin Cedric Diggory’si Robert Pattinson farklı bir vampir portresi çiziyor. Sevdiği ama aynı zamanda kendisinin zarar vereceğini düşünüp uzak durduğu Bella ile ilişkisi kendi tanımlarıyla ‘aptal bir koyunun mazoşist bir aslana âşık olmasına benziyor.
Edebiyat – sinema ilişkisinde sıkça rastlandığı gibi Alacakaranlık uyarlamasında da kimi bölümlerin ekrana aktarılamaması bazı ayrıntıların es geçilmesine neden olmuş. HBO’nun vampir dizisi True Blood’u anımsatan ana fikrine rağmen belli noktalarda ondan ayrılan Alacakaranlık, macera kadar romantik filmlerden hoşlanan gençlerin de seveceği bir yapım.

~ tarafından dursydansy Ocak 26, 2009.

14 Yanıt to “Twilight’ta bir vampiri sevdim”

  1. Allah sevdğine kavuştursun Aysenur 😀

  2. Ahuhahu xD İnşallah inşallahhh! xD

  3. Benidee benideeeee önce beni sonra arkamdan ays kuma olarak. 😀

  4. ay ay super bı fılm bnce bn begendım:D

  5. bnde wampır bı sewgılı ıstıorumm 😀 ınsandan gectım artık ben 😀 wlaa bakk :d o flmı ıslemeyen kalmasınn noluuu yaa 😀 bn gttım bıda bııdaa gttm 😀 bıdaa bıdaa daa gtcemm wlaa 😀

  6. nnde çok beğendim süperrr film

  7. süperdi yaaa bayıldım filme ama filmden çok edward a bayıldım dehşet bişee yaaa

  8. o edward warya o edward 😀 aklımı başmdan aldı xD bellayı cok kıskandım ne sanslısın be bella xD

  9. eet yaha bella çok şanslı siz 3. kitabı okyun bide yanı tutulmayı bellanın yaptıkları çook ayır edward a o güzelim çocuğa öle yapılır mı yawww

  10. evt bende duydum jacop mu ne ismi her neyse onamı aşık oluyomuş ne. sinir şey qeberdirim kz seni bella! yapma bunu edwardıma :)) kafiyeli oldu ha 😀

  11. sineması ne zaman dı ya çok meyak ettim izledim internetten ama sinemada daha süper olurdu tüh kaçırdım…

  12. yhaa edward gerçekte de bella ya evlilik tklif etmiş ama salaqqqq bella kabul etmmişşşş 🙂 ama şu da bir dipnot olsun kiiii : edward makyajla bu halde makyajsız :S :S hiç byle deilll xD xD :))

  13. evet makyajsız berbat ama olsun önemli olan flim:Dyaa flim süüüüüppppeerrrr!!!!!!harry potter dan bile güzel yani ben bir harry potter hayranı olarak TWİLİGHT HARRY POTTER i geçti diyosam cidden flim harika:D

  14. evet harika gerçi benim yaşım için fazla büyük ama güzel alt yazılı olduğu için bi çok yerini kaçırdım ama flim öle güzelki güzelliğinden alt yazılarını okumayı unutuyorum:D

Yorum bırakın